15 Ocak 2008 Salı

ORUÇLA İLGİLİ AYETLER

Ey iman edenler, sizden öncekilere yazıldığı gibi, oruç size de yazıldı (farz kılındı) Umulur ki sakınırsınız.
(Oruç) Sayılı günlerdir. Artık sizden kim hasta ya da yolculukta olursa, tutamadığı günler sayısınca başka günlerde (tutsun), Zor dayanabilenlerin (güç yetiremeyenlerin) üzerinde bir yoksulu doyuracak kadar fidye (vardır) Kim gönülden bir hayır yaparsa bu da kendisi için hayırlıdır. Oruç tutmanız, sizin için daha hayırlıdır.
Ramazan ayı insanlar için hidayet olan ve doğru yolu ve (hak ile batılı birbirinden) ayıran apaçık belgeleri (kapsayan) Kur’an onda indirilmiştir. Öyleyse sizden kim bu aya şahid olursa (erişirse) artık onu (orucu) tutsun. Kim hasta ya da yolculukta olursa, tutmadığı günler sayısınca diğer günlerde (tutsun).Allah, size kolaylık diler, zorluk dilemez. (Bu kolaylık) sayıyı tamamlamanız ve sizi doğru yola ulaştırmasına karşılık, Allah’ı büyük tanımanız içindir. Umulur ki şükredersiniz.
(Bakara : 183–185)
* * *
Oruç gecesinde kadınlarınıza yaklaşmak size helal kılındı. Onlar sizin örtüleriniz, sizde onlara örtüsünüz. Allah gerçekten sizin, nefislerinize ihanet ettiğinizi (zaaf gösterdiğinizi) bildi. Tevbenizi kabul etti ve sizi bağışladı. Artık onlara yaklaşın ve Allah’ın sizin için yazdıklarınızı dileyin. Fecr vakti, size beyaz iplik siyah iplikten ayırd edilinceye kadar yiyin, için, sonra geceye kadar orucu tamamlayın. Mescidlerde itikâfta olduğunuz zamanlarda onlara (kadınlarınıza) yaklaşmayın. Bunlar, Allah’ın sınırlarıdır, (sakın) onlara yanaşmayın. İşte Allah, insanlara ayetleri böylece açıklar; umulur ki sakınırlar.
(Bakara : 187)
* * *
Allah sizi yeminlerinizdeki rastgele söylemelerinizden boş sözlerden dolayı sorumlu tutmaz, ancak yeminlerinizle bağladığınız sözlerden dolayı (bilerek, kasıtlı yapılan yeminlerden) sizi sorumlu tutar. Onun (yeminin) kefareti, ailenizdekilere yedirdiklerinizin ortalamasından on yoksulu doyurmak yada onları giydirmek veya bir köleyi özgürlüğüne kavuşturmaktır. (Bunlara imkân) Bulamayan (için) üç gün oruç (vardır)Bu, yemin ettiğinizde (bozduğunuz) yeminlerin keffaretidir. Yeminlerinizi koruyunuz. Allah, size ayetlerini böyle açıklar, umulur ki şükredersiniz.
(Maide : 89)
* * *
Bir Mü’mine hata sonucu (yanlışlıkla, istemeyerek, kazaen) olması dışında bir başka mü’mini öldürmesi yakışmaz. Kim, bir mü’mini hata sonucu öldürürse, mü’min bir köleyi özgürlüğüne kavuşturması ve ailesine teslim edilecek bir diyeti vermesi gerekir. Onların (bunu) sadaka olarak bağışlamaları başka. Eğer o, mü’min olduğu halde size düşman olan bir topluluktan ise, bu durumda mü’min bir köleyi özgürlüğe kavuşturması gerekir. Şayet kendileriyle aranızda andlaşma olan bir topluluktan ise, bu durumda ailesine bir diyet ödemek ve bir mü’min bir köleyi özgürlüğe kavuşturmak gerekir. Bulamayan ise, kesintisiz olarak, iki ay oruç tutmalıdır. Bu, Allah’tan bir tevbedir. Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
(Nisa : 92)
* * *
Kadınlarına zıharda bulunanlar, (karısına, sen bana annemin sırtı gibisin diyenin) sonra söylediklerinden geri dönenlerin, birbiriyle temas etmeden önce bir köleyi özgürlüğüne kavuşturmaları gerekir, işte size bununla öğüt verilmektedir. Allah yaptıklarınızı haber alandır.
Ancak buna (imkân) bulamayanlar (içinde) birbirleriyle temas etmeden önce, kesintisiz iki ay oruç (yüklenmiştir) buna güç yetiremeyenler, altmış yoksulu doyursun. Bu (kolaylık) Allah’a ve O’nun Resulü’ne iman etmeniz dolayısıyladır. Bunlar, Allah’ın sınırlarıdır. Kâfirler içinse acı bir azab vardır.
(Mücadele : 3–4)
* * *
Şüphesiz, müslüman erkekler ve müslüman kadınlar, mü’min erkekler ve mü’min kadınlar, gönülden (Allah’a) itaat eden erkekler ve gönülden (Allah’a) itaat eden kadınlar, sadık olan erkekler ve sadık olan kadınlar, sabreden erkekler sabreden kadınlar saygıyla (Allah’tan) korkan erkekler ve saygıyla (Allah’tan) korkan kadınlar, sadaka veren erkekler ve sadaka veren kadınlar, oruç tutan erkekler ve oruç tutan kadınlar, ırzlarını koruyan erkekler ve (ırzlarını) koruyan kadınlar, Allah’ı çokca zikreden erkekler ve (Allah’ı çokca) zikreden kadınlar, (işte) bunlar için, Allah bir bağışlanma ve büyük bir ecir hazırlamıştır.
(Ahzab:35)
* * *
Eğer O sizi boşarsa belki de Rabbi O’na, sizden daha hayırlı, kendisini Allah'a teslim eden, inanan, gönülden itaat eden, tevbe eden, oruç tutan dul ve bakire eşler verir.
(Tahrim: 5)